top of page

2002-2004 yılları Maaş Enflasyon Farkları ve Maaşlara Yansıması

Durumu

Açılacak

Mahkeme ve Dosya No

-

Dayanak Yasa Maddeleri

-

Dava Gerekçesi

-

Dava Durumu

2002-2004 yılları arasında yapılmayan Enflasyon Farklarına ilişkin açılmış davalar

Bu hukuksuz durum üzerine yüzlerce emekli maaşının düzeltilmesi ve 2002-2004 yılları arasında maaşlara yansıtılmayan enflasyon farkları için dava açma yolunu seçmiştir. Emekli Sandığı Vakfı 2002-2004 yılları arasında emekli maaşlarına Tefe-Tüfe farkları oranında artış yapılmaması durumuna ilişkin emekliler tarafından davalar açılmış ancak 6111 sayılı yasanın  53 maddesi sonrasında mahkemeler tarafından davalar reddedilmiştir.

2012 yılında Anayasa  değişikliği sonrası, 2015 yılında Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu ile davalar açılmış ve Anayasa Mahkemesinin aldığı adil yargılanma konusunda hak ihlali yapıldığı şeklinde aldığı olumlu kararlar sonrası,  emeklilerimiz AYM’de bireysel toplam 479 dava  açmış ve AYM’nin verdiği karar doğrultusunda yasa çıkmadan önce dava açan emeklilerin davalarının İş Mahkemelerinden yeninden görülebilmesinin yolu açılmıştır. 

İş mahkemelerinde görülen enflasyon farklarına ilişkin davalar emekliler lehine sonuçlanırken, bazı davalarda hesaplamaya ikramiyelerde dahil edilmiştir. Sandık yönetimi davaların tamamını istinaf ve yargıtay aşamasına taşımıştır. İstinaf mahkemeleri 10 yıllık zamanaşımı ve dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi kararı ve enflasyon farklarının maaşlara yansıtılmaması vererek hukuka aykırı kararlar sonrası, davalar Yargıtay’a taşınmıştır. Dava tutarlarının Yargıtay limitlerinin altında kalması nedeniyle davalar Yargıtay’ca reddedilmesi üzerine davalar kesinleşmiş oldu.  

Davaların kesinleşmesi ile 6111 sayılı yasa öncesi dava açan ve daha sonra bu konuyu bireysel başvuru olarak Anayasa Mahkemesine taşıyarak hak ihlali kararı alarak yeniden dava açan Emeklilerimiz 2002-2004 yılları arasında verilmeyen enflasyon farkları ve sonrasında aldıkları az maaş farkları nedeniyle  10 yıllık zamanaşımı kapsamında farklı tutarları Emekli Sandığından tahsil ettiler. Buna karşın İstinaf mahkemesinin eksik hesaplamanın yansıtılmaması kararı sonrası Emekli Sandığı avukatlarına vekalet ücreti ödemek zorunda kaldılar. 

Maaş artış tutarlarının yansıtılmaması durumuna ilişkin olarak emeklilerin bireysel başvuru ile Anayasa Mahkemesine başvurmaları sonrası ise Anayasa Mahkemesi herhangi bir hak ihlali olmadığı yönünde karar almaya başladığı bilgileri gelmektedir. 

Bu süreç sonunda Sendikamız bu konuyla ilgili yol haritası şu şekilde olacaktır. 

Bunlardan ilki yasa öncesi dava açmış ve ikinci kez Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapılarak enflasyon farklarının maaşlara yansıtılmasına ilişkin red kararı almış üyelerin davasının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşınarak ortaya çıkacak kararlara göre olumlu olması durumunda enflasyon farklarının maaşlara yansıtılması, dava açmamış üyelerin ise söz konusu kararlara istinaden doğrudan Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru ile başvurmasının sağlanarak söz konusu durumun yasa öncesi dava açmamış tüm üyelere yansıtılması olacaktır. 

Bu süreçten ikincisi ise Anayasa Mahkemesinin kararı üzerinden 10 yıl geçmesi nedeni ile yeniden yasanın Anayasa’ya aykırılığı konusunda Anayasa Mahkemesine başvurulmasıdır. Bu konuda Ana Muhalefet Partisinin yasaya aykırılık iddiasında bulunma şansı kalmamış olup, ancak davanın görüldüğü bir yerel mahkeme bunu Anayasa Mahkemesine taşıma imkanı bulunmaktadır. Mevcut hukuki altyapı ve mahkemelerin işleyişi dikkate alındığında bu siyasi iktidar döneminde bu çok olası görünmemekle birlikte, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı bu daha doğru işleyecek süreçte yerel mahkemenin elini güçlendirecek en önemli delil niteliğindedir. 

Bu süreçten 3. sü Türkiye Barolar Birliğinin yasaların uyumu için TBBM’de kurulan çalışma grubuna konunun gönderilmesi ve yasanın tekrar ilgili Meclis Çalışma Grubundan düzeltilerek çıkması ve sonrasında Meclisçe onaylanmasının sağlanarak haksızlığın giderileceği yeni bir yasa çıkması ve dava açılmaksızın düzenleme yapılmasıdır. 

Süreçlerin sonuncusu ise siyasi iktidarın değişmesi sonrası konuyu Anayasa Mahkemesine götüren siyasi parti kanalı ile yasanın düzeltilmesi için kulis faaliyetlerinin yürütülmesinden ve organize yapılarak olarak sürecin takibinden geçmektedir. 

Mevcut durumda Sendika olarak 3 numaralı Barolar Birliği çalışma grubuna tüm belgeler gönderilmiştir. Hukuki dava konusunda ise Avrupa İnsan Hakları mahkemesi kararı beklenmekte olup, yeni dava açılması için bu süreç takip edilmektedir. Tüm emeklileri ilgilendiren bu konuda süreç takip edilmekte olup, sürece uygun olarak atılmayan davalardan sonuç alınmayacağı açıktır. 


bottom of page